SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK
KİMYA SEKTÖRÜNDE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK
Kimya sektörü, geniş yelpazede sunduğu ürün ve hizmetleriyle modern yaşamın vazgeçilmez bir parçasıdır. Sektörün geniş alanlara ulaşması, çevresel, ekonomik ve sosyal etkilerin artmasını dolayısıyla sürdürülebilirlik uygulamalarının büyük önem taşımasını sağlar. Sürdürülebilirlik, kaynakların verimli kullanımı, atıkların minimize edilmesi, çevresel etkilerin azaltılması yoluyla uzun vadede ekonomik büyümenin sağlanmasıdır.
Kimya sektöründe sürdürülebilirlik uygulamaları temel bileşenleri:
Çevresel Yönetim: faaliyetlerin çevresel etkilerini minimize etmek için stratejiler ve politikalar geliştirmeyi içerir. Bu çerçevede, çevresel yönetim sistemleri (ÇYS) kullanılarak, enerji tüketimi, su kullanımı ve atık yönetimi gibi alanlarda sürekli iyileştirme hedeflenir. ISO 14001 gibi uluslararası standartlar, çevresel yönetim sistemlerinin kurulması ve sürdürülmesi için rehberlik eder.
Enerji Verimliliği: Üretim süreçlerinde kullanılan enerji miktarını azaltmak ve yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmek hem maliyetleri düşürür hem de karbon ayak izini azaltır. Kimya fabrikalarında enerji yönetim sistemleri (EMS) kurarak, enerji tüketimini izlemek ve optimize etmek mümkündür.
Su Yönetimi: Su, kimya endüstrisi için hayati bir kaynaktır ve sürdürülebilir su yönetimi, su kaynaklarının korunması ve verimli kullanımı açısından büyük önem taşır. Su ayak izini azaltmak ve suyun yeniden kullanımını artırmak, su kaynaklarının sürdürülebilir yönetimi açısından kritik öneme sahiptir.
Atık Yönetimi: Üretim süreçlerinden kaynaklanan atıkların minimize edilmesi ve geri dönüştürülmesi, çevresel etkilerin azaltılmasına yardımcı olur. Atık yönetim stratejileri, tehlikeli ve tehlikesiz atıkların uygun şekilde ayrıştırılması ve bertaraf edilmesini içerir. Döngüsel ekonomi prensipleri doğrultusunda atıkların yeniden kullanımı ve geri dönüştürülmesi teşvik edilmektedir.
Karbon Ayak İzi Yönetimi: Karbon ayak izi, kimya sektörünün iklim değişikliği üzerindeki etkisini ölçmek için kullanılan bir göstergedir. Karbon ayak izini azaltmak için enerji verimliliği projeleri, yenilenebilir enerji kullanımı ve düşük karbon emisyonlu teknolojiler önemlidir. Ayrıca, karbon ayak izini izlemek ve raporlamak, sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşma yolunda önemli bir adımdır.
Sürdürülebilir Ürün Geliştirme: çevresel ve sosyal etkileri minimize eden ürünlerin tasarımı ve üretimini içerir. Yeşil kimya prensipleri, zararlı kimyasalların kullanımını azaltarak, daha güvenli ve çevre dostu ürünlerin geliştirilmesine yardımcı olur. Ayrıca, ürünlerin yaşam döngüsü boyunca çevresel etkilerini azaltmak için ekolojik tasarım ve yaşam döngüsü değerlendirmesi (LCA) kullanılmaktadır.
Yeşil Kimya: kimyasal süreçlerde çevre dostu ve sürdürülebilir yöntemlerin kullanılmasını teşvik eder. Bu yaklaşım, zararlı kimyasalların kullanımını minimize eder ve enerji verimliliğini artırır. Yeşil kimya prensipleri, atık oluşumunu azaltmak, yenilenebilir hammaddelerin kullanımını teşvik etmek ve daha güvenli kimyasallar geliştirmek üzerine odaklanır.
Sürdürülebilir Tedarik Zinciri: Tedarik zincirindeki tüm paydaşların çevresel ve sosyal sorumluluklarını yerine getirmeleri, sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmada kritik rol oynar. Tedarik zincirinde sürdürülebilirlik kriterlerinin uygulanması, hammaddelerin sürdürülebilir kaynaklardan temin edilmesi ve tedarikçilerin sürdürülebilirlik performanslarının izlenmesi gerekmektedir.
Sosyal Sorumluluk: çalışanların refahı, toplumsal fayda ve yerel toplulukların desteklenmesi gibi konuları kapsar. İş sağlığı ve güvenliği standartlarına uygun çalışma ortamları oluşturmak, çalışanların haklarına saygı göstermek ve toplumsal projelere katkıda bulunmak, sosyal sorumluluk uygulamalarının temel unsurlarıdır.
İş Sağlığı ve Güvenliği: Kimyasal maddelerle çalışmanın getirdiği riskler göz önünde bulundurulduğunda, iş sağlığı ve güvenliği önlemleri, çalışanların korunması açısından büyük önem taşır. İş sağlığı ve güvenliği yönetim sistemleri (OHSAS 18001 ve ISO 45001 gibi) bu alanda rehberlik eder.
Yeşil Binalar ve Sürdürülebilir Tesisler: LEED (Leadership in Energy and Environmental Design) ve BREEAM (Building Research Establishment Environmental Assessment Method) gibi sertifikasyonlar, yeşil bina tasarımında rehberlik eder. Enerji verimliliği, su tasarrufu ve atık yönetimi gibi unsurlar, yeşil bina ve sürdürülebilir tesislerin temel bileşenleridir.
Döngüsel Ekonomi: atıkların yeniden kullanımını, geri dönüşümünü ve kaynakların daha verimli kullanılmasını teşvik eder. Döngüsel ekonomi modeli, hammadde kullanımını minimize ederek, çevresel etkilerin azaltılmasına yardımcı olur.
Yeşil Finansman: Yeşil tahviller ve sürdürülebilir yatırım fonları, kimya sektöründe sürdürülebilir projelerin hayata geçirilmesine destek sağlar. Yeşil finansman, çevresel ve sosyal faydaları olan projelere yatırım yaparak, sürdürülebilir kalkınmayı teşvik eder.
İklim Değişikliği ile Mücadele: Karbon emisyonlarını azaltmak, enerji verimliliği projeleri ve yenilenebilir enerji kullanımı gibi önlemlerle iklim değişikliği etkileriyle başa çıkmak mümkündür. Paris Anlaşması, Avrupa Yeşil Mutabakatı ve BM'nin İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi, bu alandaki küresel çabaları desteklemektedir.
Sonuç olarak, kimya sektöründe sürdürülebilirlik, çevresel, ekonomik ve sosyal boyutlarıyla ele alınması gereken kapsamlı bir konudur. PVC granül, stabilizatör ve plastifiyan üretimi yapan fabrikamız, çevresel, ekonomik ve sosyal sürdürülebilirlik ilkelerine bağlıdır. Enerji ve su verimliliği, atık yönetimi, karbon ayak izinin azaltılması ve sosyal sorumluluk gibi alanlarda sürdürülebilirlik uygulamaları, sektörün uzun vadeli başarısı için kritik öneme sahiptir. Sürekli iyileştirme ve yenilikçilik anlayışıyla, sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmak mümkündür.
Sürdürülebilirlik politikamız, Avrupa Birliği (AB) ve Birleşmiş Milletler (BM) küresel kurumlarının belirlediği standartlar doğrultusunda şekillendirilmiştir. Bu kapsamda, üretim süreçlerimizin çevresel etkilerini en aza indirmek için AB'nin "Yeşil Mutabakat" ve BM'nin "Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri" (SDG) rehberliğinde çeşitli stratejiler ve uygulamalar geliştiriyoruz. Enerji verimliliği, su tasarrufu, atık yönetimi ve karbon ayak izinin azaltılması konularına odaklanıyoruz. Enerji tüketimimizi minimize etmek ve yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanarak çevresel etkimizi azaltmak için sürekli iyileştirme ve inovasyon yapıyoruz.
Fabrika faaliyetlerimizin karbon ayak izini azaltmak için çeşitli önlemler alıyoruz. AB'nin 2030 İklim ve Enerji Çerçevesi ve BM'nin SDG 13 (İklim Eylemi) hedefleri doğrultusunda, enerji verimliliği projeleri ve düşük karbon emisyonlu teknolojilerin kullanımı, karbon ayak izimizin azaltılmasında önemli rol oynamaktadır.
İş birliği ve katılımı sürdürülebilir bir gelecek için vazgeçilmezdir. Tüm paydaşlarımızın desteği ve katılımı ile bu hedeflere ulaşmak için kararlılıkla çalışmaya devam edeceğiz.